PINAR DEL RIO ve VINALES VADİSİ
Küba ‘ya seyahat etmek denildiğinde aklınıza sadece Havana mı geliyor? O halde büyük bir yanılgı içinde olduğunuzu peşinen söylemem gerek. 14 farklı (provinces) eyaletten oluşan Küba’ da görülmesi gereken birbirinden güzel özelliklere sahip yerler var.
Bunlardan biri adanın en batısında bulunan eşsiz doğası ,bitki örtüsüyle görülmeye değer PINAR DEL RIO .
PINAR DEL RIO ‘yu görmek için Havana da otelimizin önünde bulunan ‘Cuba Taxi ‘ yle kısa bir pazarlık sonrası anlaşıp yol boyunca bize bölgeyi anlatarak rehberlikte yapacak olan şoförümüz Nikola ile birlikte yola koyuluyoruz.
Havana ‘yı anlatırken bahsettiğim harabeye dönmüş binalara rağmen PINAR DEL RIO ‘ya giderken geçtiğimiz Miramar bölgesi bizleri hayrete düşürüyor. En üst düzey devlet memurları ( polisler ve doktorlar) ile yabancı ülke büyükelçiliklerinin bulunduğu şehrin bu bölümü şık ve göz alıcı binaları ile bizi gerçekten şaşırtıyor. Buradan anlaşılacağı gibi Küba da en iyi kazananlar (devlet yöneticilerinden sonra) polisler, doktorlar ve öğretmenler. Yaşadıkları yerler görülmeye değer.
Hemen Fidel Castro’nun nerede yaşadığını soruyoruz. Güvenlik nedeniyle Castro nun 5 farklı yerde yaşadığı ve tam olarak nerede olduğunun hiçbir zaman bilinmediği söyleniyor.
Bu arada Küba ‘da gerçek bir kahraman olarak hiçbir şekilde Castro’nun heykeline rastlamanız mümkün değil.Hatta bu kesinlikle yasak!
PINAR DEL RIO ‘topraklarında dünyanın en kaliteli tütünü yetişiyor. Burada kesinlikle görülmesi gereken küçük bir köyde bulunan puro fabrikası . Puronun ne kadar meşakkatle yapıldığını ,sadece küçük bir puro yapmak için 5 adet tütün yaprağı gerektiğini burada görebilirsiniz.
Biz ise burada puro üreten ailelerden birini ziyaret ederek puro üretimi ve genel yaşantıları konusunda bilgi sahibi olmak istedik.Ama öncesinde fotograf çekmek için sıkça mola verdiğimiz yolculuğumuzda öğlen yemeği için Nikola nın önerisiyle Küba’lı Minabot -Casabel ailesinin evine misafir oluyoruz.İki çocuklu oldukça genç bir çift olan Minabot ailesi sıcaklığı ve hazırladıkları çeşit çeşit yemekle birlikte bize oldukça güzel bir misafirperverlik gösteriyorlar.
Sonrasında ise yine UNESCO tarafından Dünya mirasları listesinde yer alan Vinales Vadisine doğru yola koyuluyoruz.
Vinales vadisi yemyeşil doğası ve yol üzerinde tek katlı, rengarenk boyalı ve her birinde olmazsa olmaz sallanan sandalyeleri olan evleri ile görülmeye değer .Sallanan Sandalye gerçekten Küba yaşam tarzının bir simgesi tüm evlerin balkonunda terasında görmek mümkün.
Vinales te meşhur Cueva del Indio mağarasını görmek mağaranın içinden geçen nehirde sandal gezisi yapmak oldukça keyifli.
Gruplar halinde yapılan mağara gezisinde açıkçası bizim ülkemizde atıl durumda bırakılan mağaraları düşündükçe bu küçücük mağaranın nasıl populer olduğunu görüp üzülüyorsunuz ve elimizdeki onca güzel doğal güzelliğin değerlendirilemediğini bir kez daha anlıyorsunuz.
Mağara çıkışında çalınan müzik sizi bambaşka bir ülkeye götürüyor ve bir anda kendinizi afrika’da hissettiriyor.
Vinales’den sonra eğer resme meraklıysanız “Mural de la Prehistoria” yı görebilirsiniz. Tarih öncesinde yaşamış insanları ve hayvanları simgeleyen bu eser 1959-1964 arasında yapılmış ve yapımında çiftçiler de çalışmış. Sarı renk güneşi, mavi gökyüzü ve denizi, yeşil ise ormanı temsil etmekte.Vinales Vadisinden sonra o meşhur Küba purolarının ( ki en kalitelisi olan Cohiba purosunu üreten 1 numaralı aile Montesino ailesinin güzel evine geliyoruz.
Montesino ailesi 6 kuşaktır başta Cohiba olmak üzere, Monte Cristo ve Romeo Julliette marka puroların üretimini yapıyor. Tütün ün tarla dan puro olmasına kadar geçen o titiz ve çok detaylı süreçten burada bahsetmeyeceğim çünkü bu süreci kesinlikle gidip yerinde gözlemlemeniz gerektiğini düşünüyorum ve bu kadar puro markasından bahsetmişken Küba da hediye olarak aldığınız purolarında hangi ünlüler tarafından tercih edildiğini bilmenizde fayda var şöyle ki ;
Fidel Castro Cohiba Esplendido içermiş. Oldukça uzun, küt ağızlı bir puro. Hafif ama boyutlarından dolayı herkes içemeyebilir. MonteCristo Esplendido ise Che Guevera’nın tercihi imiş hani o hep gülümseyerek verdiği pozlarından hatırlayın… Bu yüzden de bu puro oldukça popüler. Romeo & Juliette ise W. Churchill in tercihi.
Montesino ailesinin evindeki o göz alıcı topraklarda sadece puro değil kahve ve orkidenin de en iyileri yetiştiriliyor.
Bu göz alıcı ve bereketli topraklar da oldukça misafirperver Kübalı 2 aile tarafından ağırlandıktan sonra ertesi günü Veradero ve Trinidad’a gitmek üzere otelimize doğru yola koyuluyoruz…